Şu kullanıcı olarak giriş yapıldı:
filler@godaddy.com
Kopenhag Gezi Rehberi
Nordik ülke aşkımız başlamadı mı, evet😻 ComPass olarak biz yaz insanlarıyız. Ama bize bu soğuğu sevdirecek bir yer varsa, o da Kopenhag'mış. Biz Mart ortası gittik ve abartmıyorum hayatımızda hiç 3-4 kat giyinmemiştik.
Gel gör ki soğukta basketbolumuzu oynadık, yeme içmelere doyamadık, medeniyetten gözleri yaşlarla doldurduk, Nordik mimariyle büyülendik, enerjimize enerji kattık, bol bol dopamin salgıladık ve döndük!🥹
Ah Kopenhag <3
Tabi ki Kopenhag'a macerasız bir şekilde gittiğimizi düşünmeniz bizi üzer 😬
Aslında bu kez sabah erken saate de almamıştık biletimizi, rahat rahat gidelim diye öğlen 13.15 uçağından yerimizi ayırttık. Cuma günü olduğu için sabah erken saatte toplantılarımız vardı, online katıldık hallettik. Sonra da dedik yola aç mı çıkalım yani, bi kahvaltı da mı yapmayalım 😇 Gelsin karışık omletler, ekmeğimizi yapmalar, tahinler, söğüşler, peynirler filan derken rahatlığa bak yani, bir de hala arabada giderken içelim diye kahve yapıyoruz evden çıkma telaşesinde. Neyse kahvaltıyı bitirdik kahveyi yaptık, apar topar yola çık biz.
Trafikten gerile gerile havaalanına gittik, ucu ucuna uçağa yetişmek üzereyiz çok şükür 😅 derken 🙃 havaalanındaki otoparka kimseyi almıyorlar, sağ olsunlar doluymuş sözde ama sürekli araçlar otoparktan çıkıyor, görüyoruz yalan🤥 Otopark çevresinde bir tur daha attık azıcık bekledik hala almıyorlar, gidin dışarıdaki otoparkları gezin diyorlar, arabada okuyoruz üflüyoruz yok yani almıyorlar içeri😄 dışarıya çıkarsak da kesin kaçırıcaz, uçağa kalmış 45 dk falan. Benim (Ö) moraller gidik stres tavan, pat - Tutku "girilmez" işareti olan havaşların, belediye otobüslerinin olduğu yere gir - ben şok 🤯 😄 Hem normal araç giremez yazıyor hem de ters yönden girdik, bizimkinin umru değil güle güle sürüyor canım benim😄 karşıdan otobüsler korna çalıyor, selektör yapıyor derken en uca kadar gittik. Muhtemelen havaalanında çalışan kişilerin kısa süreli arabalarını park ettikleri bir yere vardık, 2-3 tane de araba vardı. Oraya öyle bıraktık arabayı, resmen terk ettik😂 sonra koşa koşa pasaport geçişine ve uçağa yetiştik👯♀️
Mis gibi Kopenhag'ımızı gezdik geldik ohh! Tabi sonra dönüşte dualarla indik uçaktan acaba ne oldu diye kendi kendimize tahminler yaptık, ben sözde güzel enerji gönderiyorum 'yok yaa hiçbir şey olmadı, orada bekliyor canım arabamız' falan diyorum😬 ama ne olabilir, tabi ki araba yerinde yok🤓 O otopark senin bu otopark benim, taksiciyle 2 saat falan gezdik, yanlışlıkla Allah'ın unuttuğu kuytu köşe bina olmayan Kurtköy caddelerinde durduk gecenin 12sinde bulduk arabımızı, bu macera da böyle sonlanmış oldu😂
Neyse susuyor ve sizi rehberimize davet ediyorum🙈👇🏻
Kopenhag Denince...
Kopenhag denince akla ilk gelen "dünyanın en mutlu ülkesi" tabiridir heralde. Neden olduğunu anlamakta hiç güçlük çekmedik, sadece 5 gün geçirmemiz bile bizi de dünyanın en mutlu insanları listesine sokmuştur. Tabi ki kimsenin derdi yok, ya da yakındığı bir şey yok demek değil. Ama herkes çok sakin ve bütün gittiğimiz yerlerdeki insanlar, çalışanlar güler yüzlü ve yardımseverdi. Hemen hemen gittiğimiz her mekandaki lokallerle ve çalışanlarla sohbet ettik, mutlaka yemek yerleri için öneriler aldık, hep özenle kağıda yememiz gerekenleri ve restoranların adlarını yazdılar. Telefonumuzu şarja verdik bir kez reddedilmedik, üstüne bizim şarj aletimizi almadılar hep kendi şarjlarına taktılar🤪 , iyice abartalım🤓
şaka bir yana, bebeklerini marketin dışında pusette bırakabilme lüksü nedir be kardeşim(!) En çok şikayetçi oldukları şey verginin yüksek olması, ama çoğu şey bedava olduğu için bu kimseyi ayaklandırmıyor. Özellikle yeni doğan bebekler için aileye her türlü maddi yardımın yapılması, neredeyse tüm eğitimin ücretsiz olması gibi özellikleriyle, devlet aldığı vergilerin hakkını veriyor.
Kopenhag kuzeyde ve soğuk olması sebebiyle eskiden turist çekemiyormuş. Bu sebeple ne yapsak ne etsek diye diye gastronomi - özellikle deniz ürünleriyle - ve sürdürülebilirlik yaklaşımıyla isim yapmak istemişler.
Kopenhag pahalı mı? Evet yalan yok çok pahalı! Gezdiğimiz çoğu ülkenin en pahalısıydı. Para birimleri Danimarka Kronu, 1EUR= 7.5 DKK (Mart 2024) olarak düşünebilirsiniz. Kahveler 5-6EUR, kahvaltı 15-20 EUR, normal bir restoranda yemek 15-20 EUR, populer bir restoranda et ya da deniz ürünleri yemek 40-50 EUR, kokteyller 15-20 EUR, bira 8-10 EUR, sosisli 3-4EUR gibi düşünebilirsiniz.
Copenhagen Pass'in 24 saatliği 51, 48 saatliği 71 ve 72 saatliği 85 euro idi, ulaşım ve müzeler bunun içine dahil oluyor. Biz akıllılık edip çok pahalı olduğunu düşünerek almadık. Ama zaten her yere giriş, ulaşımı da dahil edince pahalı olduğu için alabilirmişiz. O yüzden 1-2 gün şehir içi gezilecek yerleri yürüyerek keşfettikten sonra, kalan günlerinizi müzelere ayırmak isterseniz kesinlikle almanızı öneririz.
Kopenhag Gezi Rehberi
Biz önce bölgeleri anlamaya sonra da bölgeye göre gezilecek yer ve yeme içme mekanlarını çıkarmaya çalışıyoruz. Kaldığınız yere göre bölge sıralamasını değiştirebilirsiniz.
♊️ Nyhavn: Kopenhag denince aklımıza gelen, tüm fotoğraflarda gördüğümüz o renkli evlerin olduğu bölge. Eskiden ticaret amaçlı kullanılan bir limanmış, o yüzden civarda gemicilerin konaklayabileceği alanlar, barlar ve genelevler varmış. Şuan her binanın altı restoran ve kafe neredeyse. 20 numarada Hans Christian Andersen’in yaşadığı evi görebilirsiniz. 9 numarada ise Nyhavn’ın en eski binası bulunmaktadır.
♊️ Vesterbro: Son dönemlerde lokallerin tercih ettiği bir bölge olarak okumuştuk, nitekim lokal restoran ve yemek için nereleri önerirsiniz diye sorduğumuz insanlar hep bu bölgeye yönlendirdi. Restoranların, kafelerin ve tasarım butiklerin yoğunlaştığı bir bölge olarak düşünebilirsiniz.
♊️ Nørrebro: Jægersborggade caddesini merkez olarak alabilirsiniz. Göçmenlerin çoğunlukta olduğu bir bölge olarak geçiyor.
♊️ Christiania: Kopenhag'daki özerk bölge.
♊️ City Hall Square (Rådhuspladsen): Belediye binası. Burası şehrin ana meydanlarından biri ve aynı zamanda halka açık toplanma alanı. İnsanlar gösteriler, büyük konserler, açık hava sergileri ve Kopenhag Onur Yürüyüşü gibi etkinlikler için burada toplanıyorlar. Belediye binasına doğru bakınca, sağ tarafınızda Hans Christian Andersen’in heykeli, Ejderha Çeşmesi ve Tivoli Park’ı, sol tarafınızda ise Stroget isimli dünyanın en uzun yaya alışveriş caddesi yer alıyor.
♊️ Stroget: Belediye Binasının bulunduğu ana meydandan başlayıp King’s Garden’a kadar uzanıyor. Toplam 1,1 km uzunluğunda. Cadde üzerinde ne ararsanız mevcut; alışveriş ve hediyelik eşya için buraya bakabilirsiniz; lüks mağazalardan uygun bütçeli mağazalara, restoranlar, cafeler, hediyelikçiler and more🤪 Dikkat etmeniz gereken en önemli husus sabah 11den önce marketler hariç hiçbir yeri açık bulamayabilirsiniz, kapanış saatleri de en geç 19:00 bazı dükkanlarda 20.00 oluyor.
♊️ Superkilen: Ünlü mimar Bjarke'ın park projesi. Spor yapılabilecek alanların olduğu, boks ringi bile bulabileceğiniz renkli, kocaman bir alan.
♊️ Christiansborg Sarayı: Günümüzde hem parlamento binası hem de Yargıtay binası olarak kullanılan eski saray. Bir ülkenin hükümet organlarının üçünü de bünyesinde barındıran dünyadaki tek bina. Danimarka Başbakanlığı, Danimarka Yüksek Mahkemesi ve Danimarka Parlamentosu bu sarayda toplanmış. Hala kraliyet tarafından kullanılan bölümleri de mevcut ve gezebiliyorsunuz.
♊️ The Little Mermaid: Kopenhag’ın simgesi haline dönüşmüş Küçük Deniz Kızı heykeli. Carslberg’in sahibi olarak da tanıyabileceğiniz Carl Jacobsen’in Kopenhag’a “küçük” (bayağı küçük) bir hediyesi. Carl Andersen`in aynı isimli masalından uyarlanmış bir bale gösterisini izledikten sonra deniz kızı karakterine adeta aşık olmuş ve böyle bir heykel yaptırmak istemiş. Bu sebeple heykel hem küçük deniz kızı karakterinden, hem de performansı sergileyen balerinden esinlenerek yapılmış.
♊️ Ny Carlsberg Glyptoteket: Öncelik verilmesi gereken muzelerden. Orsay gibi, hem dünya çapında ünlü, hem Danimarka çıkışlı birçok sanatçının eserlerini görmeniz mümkün. Özellikle heykel koleksiyonu ile hayran bırakıyor. Rodin`e adanmis bir oda var. Glypototeket de Carlsberg’in sahibi tarafından kurulmuş.
♊️ National Museum: Danimarka’yı daha yakından tanımak, tarihlerine dair daha fazla şey öğrenmek istiyorsanız, Vikingler ile ilgili daha fazla bilgi almak istiyorsanız, Ulusal Müze’ye kesinlikle uğramanızı tavsiye ederiz.
İlk etapta müzenin bir kısmı bu konuyla alakasız görünebilir, çünkü konsept olarak insanlık tarihine dair birçok eser, kalıntı ve bilgi de mevcut, ancak merak etmeyin, işler neticede Danimarka’nın ve Vikinglerin tarihine de bağlanıyor.
Eğer çok vaktiniz yoksa direkt 3. Kata çıkarak bu kısma ulaşabilirsiniz. Gayet detaylı ve keyifli bir müze oluşturmuşlar ve içeride “doll house’lardan” tutun Danimarka’nın yakın tarihine kadar uzanan bir koleksiyon mevcut.
♊️ Tivoli Garden: Eğlence parkı.
♊️ Amalienborg: Her öğlen 12de asker değişimi oluyor. Danimarka’da birçok yerde ülke için “dünyanın en eski monarşisi” nitelendirmesiyle karşılaşacaksınız. En turistik saray Amelienborg. Kraliyet ailesi hala bu sarayın içinde yaşıyor, ancak buna rağmen sarayın belli bölümlerini gezebilme şansınız var. Hem kraliyetin nerede yaşadığını görmek, hem Danimarka tarihi hakkında daha fazla bilgi edinmek için uğrayabilirsiniz. Ayrıca bir klasik olarak askerlerin nöbet değişimini de izleyebilirsiniz.
♊️ Mermer Kilise (Frederik’s Church): Amalienborg'un hemen karşısında bu kiliseyi bulabilirsiniz. Gerçekten ihtişamlı bir görüntüsü var.
♊️ Assistens Mezarlığı: Hans Christian Andersen, Søren Kierkegaard gibi tanıyabileceğiniz isimlerin mezarlarını da içinde barındıran bir mezarlık. Çok ilginç ama Kopenhaglıların, özellikle gençlerin, vakit geçirmeyi çok sevdikleri bir yer burası. Çimlerde piknik yapıyor, koşuya çıkıyor, özellikle yaz döneminde bu mezarlıkta çimlere uzanıp kitap okumaktan hoşlanıyorlar.
♊️ Church of Our Savior: Danimarka’nın en ünlü kiliselerinden biri. Bizim en ilgimizi çeken kısmı tepesiydi. Buraya çıkıp şehre yukarıdan da bakabiliyorsunuz.
♊️ Freetown Christiania: Burası en merak ettiğimiz yerlerden biriydi, öğleden akşama kadar yarım günümüzü burada geçirdik. Kopenhag'ın ortasında ama tamamen şehirle alakasız, kendi kuralları olan ve bölgede yaşayan komunitenin kendilerinin onaylayıp kabul ettikleri insanlardan oluşan bir topluluk. Bu mahalle, içerisinde uyuşturucu satışı serbest olmasıyla ünlü, özellikle Pusher Street diye geçen sokakta sosisli stantları gibi ot satan tezgahlar mevcut.
♊️ Louisiana Museum of Modern Art: Kopenhag’dan yarım saat kadar uzaklıkta Humlebæk denilen bir noktada yer alıyor. Burası Avrupa’nın en iyi modern sanat müzelerinden biri olarak kabul ediliyor. Müze koleksiyonunda 3000’in üzerinde eser bulunuyor. Louisiana’nın en ünlü olduğu konulardan bir diğeri ise geçici sergileri; her yıl ortalama 8-12 tane geçici sergi gerçekleştiriyorlar. Ana koleksiyonda Picasso, Andy Warhol, Kandinsky, Roy Lichtenstein gibi bildiğiniz isimlerle birlikte Danimarka’dan birçok isim ile de tanışmanız mümkün.
Müzenin mimarisi ve lokasyonu itibarıyla manzarası da harika, fotoğraf meraklılarını buraya davet edelim.
- Müze’deki en popüler eserlerden biri Yayoi Kusama’nın Gleaming Lights of the Souls’u. Görmek için ayrı bir odaya girmeniz ve şayet yoğun bir günde gittiyseniz çok yüksek ihtimalle birazcık sıra beklemeniz gerekiyor.
♊️ National Aquarium Denmark: Kuzey Avrupa’nın en büyük akvaryumu. Hem akvaryumu gezmek hem de binasını görmek için gidilebilir, ancak bol vaktiniz varsa. Çünkü merkezden bayağı uzak.
♊️ Bananna Park: Sokak sanatı ve mural ilginiz varsa buradaki birkaç güzel eser dikkatinizi çekebilir.
♊️ Cisterns in Søndermarken: Eski bir sarnıç, günümüzde bir sergi alanı olarak kullanılıyor. Merkezin biraz dışında kalıyor. Eğer denk gelirseniz ilginizi çeken bir sergi için ziyaret edebilirsiniz.
♊️ V1 Gallery: Meatpacking District’te bulunan şehrin popüler galerilerinden biri. Daha çok yeni sanatçılara ev sahipliği yapıyormuş. Programlarını takip ederek katılım gösterebilirsiniz.
♊️ Nikolaj Art Gallery: Eski bir kilise ve şuan sergi alani olarak kullanılıyor.
♊️ SMK – Statens Museum for Kunst: Danimarkalı sanatçıları tanımak için güzel bir müze.
National Aquarium Denmark
Some photo hints 😎😈
Larslejsstræde
Overgaden Oven Vandet
Larslejsstræde
Mavi eviyle ünlü sokak.
Magstræde
Overgaden Oven Vandet
Larslejsstræde
Kopenhag’ın en çok fotoğraflanan ve en eski sokaklarından biri. Rengarenk, inanılmaz güzel bir görüntüye sahip.
Overgaden Oven Vandet
Overgaden Oven Vandet
Overgaden Oven Vandet
Yine renkli evleriyle güzel fotoğraf kareleri yakalayabileceğiniz bir yer. Christiania tarafına giderken buradan geçebilirsiniz.
Palads Teatret
Palads Teatret
Overgaden Oven Vandet
Aşırı tatlı bir sinema binası, pembişli. Önünden bisiklet geçmeli renkli fotoğraf çekmek istiyorsanız koşun 🤓
Odinsgade
Palads Teatret
Planetarium
Elinde balon tutan bir kız muralı, ilginizi çekiyorsa gidebilirsiniz.
Planetarium
Palads Teatret
Planetarium
Oldukça ilginç bir mimarisi olan gözlem evi binası. Uzaktan fotoğraflamak isteyebilirsiniz.